Yokuş aşağı yuvarlanmak üzereyken okunacak birkaç satır.
Çok kez denedim bir başlangıç cümlesi yazmayı ama olmadı, başlangıçlarda hep çuvallarım zaten. İnsan bazen koyvermeyi bilmeli gibi geliyor artık bana. Çünkü bazı şeyler olur ve elinden sadece olur böyle şeyler demek gelir. Böyle zamanlarda koyvermek gerekiyor bazı şeyleri. Zaman bunların başında geliyor tabi, zamana hükmedemeyeceğini yola çıkmadan kabullenmen gerek, çok üzülürsün sonra. Çok üzülürsün de pişman olursun. Pişman oldukça da çekilmez bu hayat, pişmanlık taşımak için zor bir kulvar seçmişsin, hiç sırtlanma, koy kenara.
Keskin kenarlarını törpüle törpüleyebildiğin kadar, şeklini bozmadan sadece yumuşat. Canını acıtan, kaburganı buran şeyleri bırak kenara. Bir sesin var, kullan onu. Yeri gelince yumruğunu masaya da vur, havaya da kaldır. Sesini kullanmayı unutma. Zor, biliyorum. Hem kendi canını hem de sevdiklerininkini acıtmadan yaşamaya çalışmak meşakkatli geliyor insana ama çok mutlu, çok güzel bir yol. Dediklerimi bir kez düşün, hemen okuyup geçme.
Hataların için birer sarı ışık yak, doğrularının gölgesi vursun hatalarına ki canın acımasın, mükemmel olmak zorunda değilsin. Sarı, yandıkça ısınan ampulü gerekirse hiç ayırma yanından ama mükemmel olmak için zorlama kendini, acıtma canını, kanırtma bağlanmış kabuklarını.
Her şey olmaya çalışma, yorma kendini. Her şeye koşturma kendini, soluğunu kesme sürekli. Soluklanacak zaman ver kendine.
Kendine zaman ayır, mutlu olmak ya da stres atmak için başka insanlara ihtiyacın yok, tek kendin yetersin bunun için.
İyi düşün ki iyi ol.
benden sana, arada gelip okumam için de benden bana.
Sevgilerle .
Yorumlar
Yorum Gönder